Önceki yazımda sizlere yaşlı kedi ve köpeklerde dikkat edilmesi
gerekenlerle ilgili bilgi aktarmıştım. Bu hafta önceden başlıklar halinde
verdiğim konuların kısa açıklarımına değineceğim. Umarım küçük dostlarınızın
yaşlılık dönemlerinde karşılaşabileceği hastalıklarla ilgli bir fikir sahibi
olabailir ve onlara sağlıklarını korumada yardımcı olabilirsiniz.
1. KEMİK VE EKLEM HASTALIKLARI: Artritis diğer bir deyimle eklem
yangısı ya da iltihabı özellikle büyük ırk yaşlı köpeklerde hayatı zorlaştıran
en önemli hastalıklardan biridir. Hareket etmekte isteksizlik ve güçlük,
kalkmak ve merdiven çıkmak istememek, aşırı ağrılı dönemlerde iştahsızlık ve
sürekli uyuma gibi bulgularla kendini gösterir. Eklem iltihabı ki yaşa bağlı
olanlar genelde mikropsuzdur, eklemlerin hareket kabileyitini azaltarak
şiddetli ağrıya sebebiyet verir. Büyük ırk köpeklerde bu eklem rahatsızlığı
omurga eklemleri arasında da olur ve vertebral spondylosis adını alır ve
şiddetli sırt ve bel ağrılarına sebep olur. Arthritis köpekleri etkilediği gibi
yaşlı kedilerin de yaşam kalitesini bozar. Kediler oyun oynama ve yükseğe
atlama yeteneklerini kaybeder. Dokunulduklarında ya da kucağa alındıklarında
ağrı duyar ve tepki verirler. Olabildiğince az hareket ederek ağrıyı azaltmaya
çalışırlar.
2. KAS HASTALIKLARI: Yaşlanmayla birlikte protein kaybı ya da
gıda maddelerinden yararlanamama ve egzersiz yetersizliğinden ötürü kaslarda
atrofi (küçülme) başlar. Atrofiye uğrayan kaslar daha dirençsiz olacağından bu
durum myositis denilen kas iltihabı ya da yangısına neden olur. Bu durumda da
kemik ve kas hastalıklarındaki benzer belirtiler görülür.
3. DERİ VE TÜY HASTALIKLARI:
Bu hastalıkların görülmesi tüy siklusunda öneme sahip olan metabolik ve
hormonal bozuklukların biyolojik yaşlanma sürecinde artışı ile paralel olarak
artar. Tüylerin aşırı dökülmesi, deride ve tüylerde renk değişikliği vs. Bu tür
hastalıklarda altında yatan neden araştırılmalıdır.
4. BÖBREK YETMEZLİĞİ: Yaşlanma sürecine bağlı olarak böbrek kanı
süzme yeteneğini kaybeder ve bunun yanında vücut için önemli maddelerin kaybına
sebep olur. Son derece ciddi bir rahatsızlık olan böbrek yetmezliği erken
teşhis edilirse diet ve medikal tedavi ile yaşam süresi uzatılabilir.
5. ÜREME ORGANLARI: Erken dönemde kısırlaştırılmamış dişi köpek
ve kedilerde meme tümörü geriatric evrede en sık gözlenen hastalıklardan
biridir. Yine rahim iltihabı, rahim tümörü ve yumurtalık kisti ile tümörleri de
aynı sıklıkla gözlenmektedir. Erkek köpeklerde prostat hipertrofisi ve
tümörleri ile testis tümörleri de sıklıkla gözlenmektedir. Erkek kedilerde
prostat hipertorifisi ya da tümörü görülmez.
7. MİDE BAĞIRSAK SİSTEMİ: Yaşlanmaya bağlı olarak mide ve
bağırsak sistemi sindirim yeteneğini kaybetmeye başlar ve bazı besinleri tolere
edemez. Yaşlanma gastritis (mide iltihabı), colitis (kolon iltihabı) ve
constipation (kabızlık) gibi hastalıkları da beraberinde getirir. Erken tanı,
uygun bir diyetle ve tedaviyle bu sorunların üstesinden gelinebilir.
8. ZAYIFLAMIŞ İMMUN (BAĞIŞIKLIK) SİSTEM: Geriatric dönemdeki
kedi ve köpeklerin bağışıklık sistemi düşmeye başlar ve bu durum viral
hastalıklar ve kansere karşı vücudu korumasız hale getirir. Bu nedenle
geriatric evrede mutlak suretle bağışıklık sisteminin güçlenmesi için gerekli
uygulamalar yapılmalı ve hastalık risklerinden uzak durulmalıdır.
9. HORMONAL BOZUKLUKLAR: Yaşlanmaya bağlı olarak hormon
salgılayan bezler özelliklerini kaybetmeye başlar dolayısıyla da hormon
dengesizliklerine bağlı hastalıklar kendini gösterir. Örneğin tyroid yetmezliği
yani hypotyroidism genelde yaşlı köpeklerde gözlenen bir hormonal bozukluktur.
Diabetes mellitus yani şeker hastalığı hem kedilerde hem de köpeklerde gözlenir
ve insülin hormonunun yetersizliğinden kaynaklanır. Yaşlanmaya bağlı olarak
pankreas içinde insülin salgılayan hücrelerin özelliğini yitirmesinden ya da
pankreasın tekrarlayan iltihabı sonucu bu hücrelerin zarar görmesinden
kaynaklanabilir. Yine hormon salgılayan bezlerde yaşlanmaya bağlı olarak
gelişen tümörlerde bezin fonksiyonlarını bozacağından hormonel bozukluklara
neden olur. Köpeklerde Cushing sendromu (böbrek üstü bezinin fazla çalışması)
ve kedilerde hipertroidizm (guatr) geriatric dönemde en sık rastlanan hormonel
kökenli rahatsızlıklardır.
10.GÖRME BOZUKLUKLARI: Geriatric evrede kedi ve köpeklerde en
sık gözlenen rahatsızlıklardan biri de görme kalitesini azaltadan ya da tamamen
ortadan kaldıran katarakt (lensin donuklaşması) durumudur. Kataraktlı köpek ve
kediler literatür bilgisine göre objeleri damalı ya da puzzle şeklinde görür ve
katarakt ya yaşlanmaya ya da ikincil olarak şeker hastalığına bağlı olarak
oluşur. Görme güçlüğü çektiklerinden huylarında değişiklikler olabilir. Hızlı
ve ani harekelere çok iyi algılayamadıklarından tepki gösterebilirler. Bunun
dışında yaşlanmaya bağlı olarak görme merkezinin atrofisi ve göz tümörleri gibi
görüşü engelleyecek diğer hastalıklar da şekillenebilmektedir.
11. DUYU KAYBI: Geriatric hastalarda kısmi ya da total duyma
kaybı sıkca gözlenmektedir. Biyolojik olarak yaşlanmaya bağlı iç kulaktaki
sinirsel ve orta kulaktaki kemiksel değişikliklerden kaynaklanır. Bunun dışında
kulak kanalının sağlığı da önemli olup kanal içi ya da kökünde iyi ya da kötü
huylu kitlelerin varlığı da duyu kaybına yol açabilmektedir.
12. KOKU KAYBI: Kedi ve köpeklerde en önemli ve genelde
yaşlılıkta en son etkilenen duyudur. Hayvanlarda insanları, objeleri ve en
önemlisi gıdayı tanımanın en önemli yolu koku olduğundan yaşamsal bir değeri
vardır. Özellikle koku kaybı kedilerde iştah kaybına dolayısıyla karaciğer
hastalıklarına neden olacağından geriatric evrede buna çok dikkat edilmelidir.
13. SİNİRSEL VE DAVRANIŞSAL BOZUKLUKLAR: Geraitric evrede kedi
ve köpekler merkezi sinir sisteminden kaynaklanan hastalıklar nedeniyle
bilinçsiz hareketler yapabilir ve anormal davranışlar sergileyebilir. Sosyal
olma isteğinde azalma, başka hayvanlara ya da insanlara karşı agresyon, değişik
yerlere idrar ya da dışkı yapmak, nedensiz yere havlamak, ulumak vs.
14. AĞIZ BOŞLUĞU VE DİŞ HASTALIKLARI: Geriatric kedi ve
köpeklerde ağız ve diş sağlığı çok önemli bir durumdur. Zira yaşlanmaya bağlı
olarak diş eti iltihapları, diş taşları ve çürükler en çok bu dönemde kendini
belli eder. Temizlenmeyen diş taşları diş etlerinin çekilmesine diş köklerinin
açığa çıkmasına dolayısıyla çürümelere neden olur. Sonuç olarak ciddi bir ağız
içi enfeksiyon kokuya ve yeme kabileyitinin azalmasına ve hatta kaybına neden
olur. Bunun dışında yaşa bağlı olarak ağız içinde ve çevresinde kötü huylu
tümörlerin oluşumu da geriatric hastalarda sıklıkla gözlenmektedir.
Dr.Aytaç Sedat Kaval
Veteriner Hekim/Cerrahi Uzmanı
*Tüm hakları tarafıma aittir izinsiz kopyalanamaz yayınlanamaz
Yorumlar
Yorum Gönder