Ana içeriğe atla

KÖPEK VE KEDİLERDE ÜZÜM VE ÇİKOLATA ZEHİRLENMESİ


Günlük hayatımızda oldukça fazla tükettiğimiz belki bizim için faydalı olan bazı gıdalar köpek ve kedilerimiz için zehirli olabilmekte ve hatta hayatlarını tehlikeye sokabilmektedir. Bu gıdalar arasından üzüm (taze ya da kuru) ve çikolatanın kopek ve kedilerde yaptığı zehirlenme durumu ve buna ilişkin belirtiler nelerdir onlardan bahsedelim. Üzüm yiyen ev kedi ve köpeklerde en sık gözlenen zehirlenme belirtisi uyuşukluk, karın ağrısı, kusma, halsizlik ve depresyondur. Kedi ya da köpeğinizin az miktarda üzüm yemesinde yukarıdaki belirtiler geçici olabilsede fazla miktarda tüketildiğinde böbrek yetmezliği nedeniyle ölüme neden olabilmektedir. Böyle bir durum ile karşılaştığınız taktirde yani hayvanınızın üzüm yediğini gördüğünüz ya da siz yokken yediğinden şüphelendiğinizde derhal Veteriner Hekim’iniz ile temasa geçmelisiniz. Bundan once Pratik olarak evcil hayvanınızın hemen yediğini gördüyseniz kusturmak için %3 lük hidrojen peroksit ten(oksijenli su) hayvanınızın büyüklüğüne gore 3-5 ml içirebilirsiniz. Spesifik bir tedavisi olmayan bu tür zehirlenmelerde genelde aktif tıbbi kömür, serum vb tipik zehirlenme tedavileri uygulanmaktadır. Akut zehirlenme belirtileri kaybolduktan sonra kan tahlili yolu ile böbrek yetmezliğinin var olup olmadığı kontrol edilerek gerekirse onunda tedavisi yapılmalıdır.

Çikolata diğer bir değişle kakao yapısında iki önemli madde bulundurur bunlardan biri kafein diğeri teobromindir. Köpek ve kediler için toksik yani zehirli olan teobromindir. Bu madde genç kediler ile her yaştaki köpeklerde vücutta parçalanarak sindirilemezler. Köpeklerde yenilmesi sonrası 17. Saatte bile kanda belirlenebilmekte ve zehirlenmenin etkiside 72. Saate kadar devam edebilmektedir. Örnek verecek olursak 20 kglık bir köpekte 25 gr pişmiş çikolata zehirlenme belirtilerini ortaya çıkarabilir. Çikolata akut zehirlenme dışında azar miktarlarda verildiği taktirde bile uzun vadede körlüğe neden olabilmektedir. Zehirlenme çikolatanın türüne ve tüketilen miktara bağlı olarak değişgenlik göstermektedir.  Sırasıyla beyaz, sütlü, bitter, pişmiş (fırınlanmış) çikolatanın sağa doğru gittikçe zehirli etkisi artar. Çikolata zehirlenmelerinde ilk olarak kusma ve ishal sonrasında tüketim miktarına bağlı olarak kan basıncı ve kalp hızında artış ile titreme ve bilinçsiz hareketler, aşırı su tüketimi, aşırı idrara çıkma, iç kanama, kas spazmları ve ileri seviye zehirlenmelerde kalp ritim bozukluğu ile şoka bağlı ölüm görülür. Çikolata zehirmesinin spesifik bir antidotu yoktur. Aynı üzüm ve antidotu olmayan toksinlerle olan zehirlenmelerde olduğu gibi tedavisi belirtilere gore yani semptomatik olarak yapılır. Yaşamımızı paylaştığımız dostlarımız için lezzetleri çekici olan bu maddeleri onların ulaşabilecekleri yerlerden uzak tutunuz. Kedi ve köpeklerde zehirli etkisi bulunan ve yedirilmesinden kaçınılması gereken diğer gıda maddeleri; soğan, sarımsak, domates, mantar, hindi derisi, yeşillenmiş patates, şerbetçi otu, hindistan cevizi, alkol, Macadamia (Avusturalya) fındığı ya da cevizi, yağdan yapılan pasta süsleri, sakızlarda bulunan xylitol olarak sayılabilir. Bu tür zehirlenmelerin tümünde belirtiler hafifde olsa derhal Veteriner Hekim’inize başvurunuz aksi taktirde ileride üzücü sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.


Dr.Aytaç Sedat Kaval    
Veteriner Hekim/Cerrahi Uzmanı

*Tüm hakları tarafıma aittir izinsiz kopyalanamaz yayınlanamaz

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KÖPEKLERDE SIRT VE BEL AĞRISI (DİSK FITIĞI)

Sırt ve bel ağrısı biz insanlar için nasıl yaşam standardını bozan oldukça ağrılı ve acı verici bir hastalık haliyse hayvanlar içinde aynı durum söz konusudur. O nedenle bu hastalığa sahip hayvanları anlayabilir ve empati kurabiliriz. Oldukça ağrı verici ve mutsuzluğa neden olan sırt ve bel ağrısı derhal çözülmesi gereken acil ve öncelikli bir problemdir. İnsanlarda ve hayvanlarda sırt ve bel bölgesi benzer bir yapıya sahipse de, önemli birkaç temel farklılıklar bulunmaktadır. Omurga, içinde beyinden çıkan sinir impulslarını vücudun geri kalanına ileten omuriliği barındırır. Omurilik yani spinal cord vertebralar denilen güçlü ve sert kemiklerle sarılı halde güvendedir. Vertebra denilen ve omurgayı oluşturan bu kemiklerin herbiri arasında birbirinden ayıran jelatin benzeri bir disk bulunmaktadır. Bu diskler omurganın yükünü emerek dağıttığı gibi ona hareketlilik de sağlar. Bu görevlerinden dolayı hasar görmeye ve yaralanmaya açıktırlar. Bu disklerin hasar görmesi yani...

KÖPEKLERDE GASTRİC VOLVULUS (MİDE DÖNMESİ)

Köpeklerde Gastric (Mide) Dilatation (Genişlemesi) ve Volvulus (Düğümlenmesi) (GDV) Büyük ırk köpeklere ilişkin yaşamı tehtid eden önemli hastalıklardan olan ve genel olarak mide şişkinliği adı altında anılan iki önemli ve birbiri ile ilişkili hastalık tablosudur. Büyük ırk köpeklerde oldukça sık rastlanan mide şişkinlikleri genelde iki tiptir. Birincisi ve iyi karakterde olanı midenin sıvı ve daha çok olmak üzere fermente olmuş gaz ile dolarak normal sınırlarının birkaç katı genişlemesi, bir diğeri ise birkaç dakikada bile ölüme neden olabilen midenin dönerek düğümlenmesi durumudur. İkinci durum midenin uzun ekseni etrafında en az bir tur dönmesi ile yemek borusu ve ince bağırsaklarla olan geçiş bağlantısının kapanması sonucu şekillenen ölümcül bir durumdur. Her iki durumda da mide içinde biriken gaz diaframa (karın ve göğüs boşluğunu ayıran zar) ve diğer karın içi organlara aşırı derece baskıya neden olur. Sonuç olarak oluşan bu şiddetli gaz basıncı sonucu solunum ...

KEDİ VE KÖPEKLERDE KULAK HASTALIKLARI

Kulak hastalıkları; oldukça sık gözlenen ve kronikleştikten sonra iyileşmesi çok zor olan ve hatta bazen arazlar bırakan önemli hastalıklar gurubundadır. Kulak hastalıklarının oluşumunda bir çok neden rol alır ve tedavi seçenekleri de nedenlere göre farklılık gösterir. Kulağın hijyeni ve periyodik kontrolü hastalanmasını engellemede çok büyük öneme sahiptir. Kulak hastalıkları çok kolay bir şekilde kronikleşebilmektedir. Kedi ve köpeklerin kulak anatomisi belirgin bir şekilde insanlarınkinden farklıdır. En önemli farklılık kulak kanalının uzunluğu ve şeklidir. Hayvanlarda kulak kanalı oldukça derin yani uzun ve aynı zamanda kıvrımlıdır. Bu nedenle temizliği insanlarınkine oranla daha zordur ve daha fazla uğraş ister. Kulak hastalıklarının belirtileri nedene ve hastalığın şiddetine göre farklılık gösterir. En sık gözlenen bulgular dış kulak kanalının çevresinde akıntı, kızarıklık, sürekli kafayı sallama, arka ayakları ile kulağını kaşıma, kulağın yatık tutulması, yere ya da ç...