Ana içeriğe atla

ANNESİZ KEDİLERİ BÜYÜTMEK



Anne kedilerin ölümü ya da tecrübesizlik nedeniyle yavrularını reddetmesi ve terk etmesi sonucu birçok yeni doğmuş kedi ölümle yüz yüze gelmektedir. Şehir hayatı içinde bizlerde böyle yavruları açlıktan ve korkudan hiç susmadan bağırırken bulabiliyoruz. Yeni doğan bir kedi yavrusunun gıda bulması bir tarafa tuvalet ihtiyacını bile kendisi göremez ve annesine ihtiyacı vardır.  Normal şartlarda yavru bir kediyi 6 haftadan önce annesinden ayırmamak gerekir. Anne bu süreden daha uzun sürede yavrularına bakabilir  ki bu durum  yavrunun besin maddelerini yeterince alması ve bağışıklığının yükselmesi için oldukça iyidir. Yavrunun anne sütü ile kazanacağı pasif immunite (hazır antikorlarla sağlanan bağışıklık) 6-14 haftaya kadar koruma sağlar. Annesiz kalan yavrular bu immuniteden mahrum olacaklarından ne kadar iyi bakılırsa bakılsınlar aniden ölebilmektedirler. Annesiz bir kedi bulduğunuzda yapmanız gereken ilk iş vücut ısısını kontrol etmek ve düzenlemek olmalıdır. Yavru kedilerde enerji büyüme için kullanıldığından vücut ısısının sağlanması için enerji ayrılmayabilmektedir. Hemen cildiniz ile temas edecek şekilde kıyafetinizin altına koyarak yavrunun vücut ısısının düzelmesini ya da korumasını sağlayabilirsiniz. Yaşamın ilk iki haftasında yavru bir kedinin bulunduğu ortam ısısının 31-33 C° arasında olması gerekmektedir. İki haftalıktan sonra ortam ısısı 26 dereceye ve sonrasında da tedricen daha düşük sıcaklıklara adapte olabilirler. Ortam ve vücut ısısını sağladıktan sonra eğer mümkünse yavruyu en kısa zamanda Veteriner Hekim’e götürerek sıvı kaybı ve genel kondisyonu bakımından  muayenesini sağlamalısınız. Annesiz kediler çok kısa zamanda sıvı kaybına uğramakta ve bu nedenle deri altı ya da periton içi sıvı alımına gereksinim duymaktadır. Sıvı kaybı ya yeterince sıvı alınamadığından ya da ishal neticesinde şekillenmektedir. Sıvı kaybının olduğu bir yavru kedide derhal vücut ısısında düşme ve iştahsızlık baş gösterir ve kısa zamanda ölüm şekillenebilir. Annesiz kalan bir kedi yavrusunun ilk 4 hafta boyunca 3-4 saat aralıklarla beslenerek tuvalet ihtiyacının görülmesi gerekmektedir Beslenme için en ideal gıda pet malzemeleri satan marketler ve veteriner kliniklerinden temin edilecek olan hazır kedi sütü tozlarıdır. Bunu temin edemediğiniz durumlarda 3-6 aylığa kadar normal çocuk mamalarını kullanabilirsiniz ancak kedi süt tozu kadar besleyici ve sağlıklı olmayacaktır. Emzirmek içinde yine hazır yavru kedi ve köpek biberonlarını kullanabilirsiniz. Gıda mutlak suretle her seferinde taze hazırlanmalı, ılık ve temiz içilebilir su kullanılmalıdır. Beklemiş ya da buzdolabında bekletilmiş soğuk süt kullanmaktan çekinmelisiniz. Süt içirirken yavrunun hava yutmasını ve ciğerlerine sıvı kaçmasını engellemek için biberonu 45 derece açı ile tutmaya çalışın. Yavrunun süt içerken öksürmesi ve nefes almada zorlanması halinde baş aşağı tutarak sırt ve bel bölgesine parmaklarınızla hafifçe vurmayı deneyin. Aşağıda haftaya göre beslenme sayısını ve miktarını kısaca açıklıyorum. Beslenmeyi bu tabloya göre yapabilirsiniz.

HAFTA AĞIRLIK(gr)      GÜNLÜK MİKTAR(cc)   BESLENME SAYISI(defa)
1          113                   32                                 6
2          198                   56                                 4
3          283                   80                                 3
4          368                   104                               3
5          453                   128                               3

Normal olarak 1-1.5 aylıktan itibaren özel kedi mamalarına (daha çok konserve) geçebilirsiniz. 1,5 aylıktan itibaren yavru kedinize yine yavru kediler için özel hazır kuru mamaları teklif edebilirsiniz. Bu dönemde en çok dikkat etmeniz gereken nokta yeterince su alımının olup olmadığıdır. Yetişkin kedilerde bile kuru mama ile beslenme sırasında su alımının yeterli olması gereklidir. Anne kediler yavrularının karın ve anal bölgesi ile cinsel organının çevresini yalamak sureti ile idrar ve dışkısını sitimulasyon yöntemi ile yaptırır. Annesiz kalmış kedide bu göre yine bize düşmektedir. Bunun için en uygunu annenin dilini taklit edebilecek ılık su ile ıslatılmış bir pamuk parçasıdır. Her beslenme sonrası yalama hareketine benzer şekilde ıslak pamuğu kullanarak yavrunun idrar ve dışkısını yaptığından emin olmak gerekir. Aksi taktirde zehirlenme nedeniyle ölüm şekillenebilmektedir. Yavrular küçük olsa bile kirlendiklerinde ılık su ile yıkanarak yine yalama hareketine benzer bir taklitle pamukla kurulanabilir. Yavru kedilerde dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta pirelerdir. Kısa sürede kan emmeleri ve iç parazitleri bulaştırmaları nedeniyle ölüme neden olacaklarından pireler Veteriner Hekim’in kontrolünde uygun bir ilaçla uzaklaştırılmalıdır. Pirelerin uzaklaştırılmasında kullanılabilecek en güvenli ilaç fipronil etken maddesini içeren spreylerdir. 4 haftalıktan itibaren kediniz için kum kabını hazırlamanız gerekir. Annesiz kalan yavru kediler bağışıklık sistemleri gelişinceye kadar pasif bağışıklık yolu ile hayatta kalırlar ancak zamanla antikor seviyesi azalacağından hastalıklara karşı savunmasız kalırlar. Veteriner Hekim’inizde uygun görürse zorunlu hallerde 1 aylıkken ama daha iyisi 1,5 aylıktan itibaren kedinizin ilk aşılarını yaptırmaya başlamalısınız. Yukarıda belirttiğim tüm hususlara dikkat etmenize rağmen nedensiz ani yavru kedi ölümleri şekillenebilmektedir. Bu gibi durumlarda kendinizi suçlamamalısınız çoğu zaman uzman kişiler bile bu konuda çaresiz kalabilmektedir. Sağlık ve mutluluk dileklerimle hoşçakalın.

Dr. Aytaç Sedat Kaval
Veteriner Hekim /Cerrahi Uzmanı   

* Tüm hakları tarafıma aittir izinsiz kopyalanamaz yayınlanamaz

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KÖPEKLERDE SIRT VE BEL AĞRISI (DİSK FITIĞI)

Sırt ve bel ağrısı biz insanlar için nasıl yaşam standardını bozan oldukça ağrılı ve acı verici bir hastalık haliyse hayvanlar içinde aynı durum söz konusudur. O nedenle bu hastalığa sahip hayvanları anlayabilir ve empati kurabiliriz. Oldukça ağrı verici ve mutsuzluğa neden olan sırt ve bel ağrısı derhal çözülmesi gereken acil ve öncelikli bir problemdir. İnsanlarda ve hayvanlarda sırt ve bel bölgesi benzer bir yapıya sahipse de, önemli birkaç temel farklılıklar bulunmaktadır. Omurga, içinde beyinden çıkan sinir impulslarını vücudun geri kalanına ileten omuriliği barındırır. Omurilik yani spinal cord vertebralar denilen güçlü ve sert kemiklerle sarılı halde güvendedir. Vertebra denilen ve omurgayı oluşturan bu kemiklerin herbiri arasında birbirinden ayıran jelatin benzeri bir disk bulunmaktadır. Bu diskler omurganın yükünü emerek dağıttığı gibi ona hareketlilik de sağlar. Bu görevlerinden dolayı hasar görmeye ve yaralanmaya açıktırlar. Bu disklerin hasar görmesi yani...

KÖPEKLERDE GASTRİC VOLVULUS (MİDE DÖNMESİ)

Köpeklerde Gastric (Mide) Dilatation (Genişlemesi) ve Volvulus (Düğümlenmesi) (GDV) Büyük ırk köpeklere ilişkin yaşamı tehtid eden önemli hastalıklardan olan ve genel olarak mide şişkinliği adı altında anılan iki önemli ve birbiri ile ilişkili hastalık tablosudur. Büyük ırk köpeklerde oldukça sık rastlanan mide şişkinlikleri genelde iki tiptir. Birincisi ve iyi karakterde olanı midenin sıvı ve daha çok olmak üzere fermente olmuş gaz ile dolarak normal sınırlarının birkaç katı genişlemesi, bir diğeri ise birkaç dakikada bile ölüme neden olabilen midenin dönerek düğümlenmesi durumudur. İkinci durum midenin uzun ekseni etrafında en az bir tur dönmesi ile yemek borusu ve ince bağırsaklarla olan geçiş bağlantısının kapanması sonucu şekillenen ölümcül bir durumdur. Her iki durumda da mide içinde biriken gaz diaframa (karın ve göğüs boşluğunu ayıran zar) ve diğer karın içi organlara aşırı derece baskıya neden olur. Sonuç olarak oluşan bu şiddetli gaz basıncı sonucu solunum ...

KEDİ VE KÖPEKLERDE KULAK HASTALIKLARI

Kulak hastalıkları; oldukça sık gözlenen ve kronikleştikten sonra iyileşmesi çok zor olan ve hatta bazen arazlar bırakan önemli hastalıklar gurubundadır. Kulak hastalıklarının oluşumunda bir çok neden rol alır ve tedavi seçenekleri de nedenlere göre farklılık gösterir. Kulağın hijyeni ve periyodik kontrolü hastalanmasını engellemede çok büyük öneme sahiptir. Kulak hastalıkları çok kolay bir şekilde kronikleşebilmektedir. Kedi ve köpeklerin kulak anatomisi belirgin bir şekilde insanlarınkinden farklıdır. En önemli farklılık kulak kanalının uzunluğu ve şeklidir. Hayvanlarda kulak kanalı oldukça derin yani uzun ve aynı zamanda kıvrımlıdır. Bu nedenle temizliği insanlarınkine oranla daha zordur ve daha fazla uğraş ister. Kulak hastalıklarının belirtileri nedene ve hastalığın şiddetine göre farklılık gösterir. En sık gözlenen bulgular dış kulak kanalının çevresinde akıntı, kızarıklık, sürekli kafayı sallama, arka ayakları ile kulağını kaşıma, kulağın yatık tutulması, yere ya da ç...