Ana içeriğe atla

KEDİ VE KÖPEKLERDE KULAK UYUZU




Kulak uyuzu etkeni ya da bilimsel adı ile Otodectes cynotis olarak bilinen parazitler diğer bir deyimle akarlar kedi ve köpeklerde kulak kanalı içinde yaşayan küçük canlılardır. Kulak kiri içinde, nemli ve ıslak ortamlarda özellikle havalanması bozulmuş kulak kanallarında çoğalırlar. Epidermis yani deri döküntüleri ve kulak kiri ile beslenirler. Genel olarak kulak kanalında yerleşirlerse de vücudun kuyruk, baş bölgesi gibi diğer kısımlarında da bulunabilirler. Kulakta kir artışı, aşırı ve sürekli kaşıntı, kafayı sürekli sallama isteği, kulak kepçesinde kızarıklık ve kahve siyah ya da kırmızı akıntıya neden olurlar. Hastalık kedilerde köpeklere oranla daha fazla görülür. Sokak hayvanlarında dengesiz beslenme ve hijyen yetersizliği nedeniyle hastalık daha yaygın olarak görülmektedir. Parazitler kısa bir hayat döngüsüne sahiptirler ve 21 gün içinde yumurtadan çıkarak yetişkin formuna gelirler. Genç ve başka bir nedenle hastalanmış kediler bağışıklık sistemlerinin zayıflığından ötürü kulak uyuzuna daha yatkın ve savunmasızlardır. Kulak akarları köpekler, kediler ve tavşanlar arasında birinden diğerine geçer. Nadiren insanlara da bulaşabilmektedir. Hastalığın teşhisi Veteriner Hekim tarafından otostop ile yapılan muayenede etkenlerin kolayca görülebilmesi ile koyulabilir. Etkenlerin çıplak gözle görülemediği durumlarda kulak akıntısından yapılacak mikroskobik muayene tanıyı kesinleştir. Tedavisinde özel kulak damlaları ile ivermectin, pyrethrins ya da benzeri etken madde içeren ilaçlar lokal ve parenteral yolla kullanılır. Komplike olmuş yani uyuzun yanında bakteriyel enfeksiyon ve alerjik reaksiyon gelişen olgularda ayrı olarak bu durumlara yönelik tedaviler de yapılmalıdır. Tedavide doğal bazı maddeler de destek olarak kullanılabilir. Örneğin mineral, badem ya da mısır yağı damlalıkla kulak temizliğinden önce kulağa damlatılabilir ya da pamuk sarılı kulak çubuğu ile kulak kanalına sürülebilir. Bu uygulama gerek kirlerin uzaklaştırılmasını sağlar gerekse akarların ölümüne neden olur. Evde herhangi bir karışımı kullanmadan önce yeterince fikir sahibi olmalı ve Veteriner Hekim’inize danışmalısınız.


Dr.Aytaç Sedat Kaval    
Veteriner Hekim/Cerrahi Uzmanı

*Tüm hakları tarafıma aittir izinsiz kopyalanamaz yayınlanamaz

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KÖPEKLERDE SIRT VE BEL AĞRISI (DİSK FITIĞI)

Sırt ve bel ağrısı biz insanlar için nasıl yaşam standardını bozan oldukça ağrılı ve acı verici bir hastalık haliyse hayvanlar içinde aynı durum söz konusudur. O nedenle bu hastalığa sahip hayvanları anlayabilir ve empati kurabiliriz. Oldukça ağrı verici ve mutsuzluğa neden olan sırt ve bel ağrısı derhal çözülmesi gereken acil ve öncelikli bir problemdir. İnsanlarda ve hayvanlarda sırt ve bel bölgesi benzer bir yapıya sahipse de, önemli birkaç temel farklılıklar bulunmaktadır. Omurga, içinde beyinden çıkan sinir impulslarını vücudun geri kalanına ileten omuriliği barındırır. Omurilik yani spinal cord vertebralar denilen güçlü ve sert kemiklerle sarılı halde güvendedir. Vertebra denilen ve omurgayı oluşturan bu kemiklerin herbiri arasında birbirinden ayıran jelatin benzeri bir disk bulunmaktadır. Bu diskler omurganın yükünü emerek dağıttığı gibi ona hareketlilik de sağlar. Bu görevlerinden dolayı hasar görmeye ve yaralanmaya açıktırlar. Bu disklerin hasar görmesi yani...

KÖPEKLERDE GASTRİC VOLVULUS (MİDE DÖNMESİ)

Köpeklerde Gastric (Mide) Dilatation (Genişlemesi) ve Volvulus (Düğümlenmesi) (GDV) Büyük ırk köpeklere ilişkin yaşamı tehtid eden önemli hastalıklardan olan ve genel olarak mide şişkinliği adı altında anılan iki önemli ve birbiri ile ilişkili hastalık tablosudur. Büyük ırk köpeklerde oldukça sık rastlanan mide şişkinlikleri genelde iki tiptir. Birincisi ve iyi karakterde olanı midenin sıvı ve daha çok olmak üzere fermente olmuş gaz ile dolarak normal sınırlarının birkaç katı genişlemesi, bir diğeri ise birkaç dakikada bile ölüme neden olabilen midenin dönerek düğümlenmesi durumudur. İkinci durum midenin uzun ekseni etrafında en az bir tur dönmesi ile yemek borusu ve ince bağırsaklarla olan geçiş bağlantısının kapanması sonucu şekillenen ölümcül bir durumdur. Her iki durumda da mide içinde biriken gaz diaframa (karın ve göğüs boşluğunu ayıran zar) ve diğer karın içi organlara aşırı derece baskıya neden olur. Sonuç olarak oluşan bu şiddetli gaz basıncı sonucu solunum ...

KEDİ VE KÖPEKLERDE KULAK HASTALIKLARI

Kulak hastalıkları; oldukça sık gözlenen ve kronikleştikten sonra iyileşmesi çok zor olan ve hatta bazen arazlar bırakan önemli hastalıklar gurubundadır. Kulak hastalıklarının oluşumunda bir çok neden rol alır ve tedavi seçenekleri de nedenlere göre farklılık gösterir. Kulağın hijyeni ve periyodik kontrolü hastalanmasını engellemede çok büyük öneme sahiptir. Kulak hastalıkları çok kolay bir şekilde kronikleşebilmektedir. Kedi ve köpeklerin kulak anatomisi belirgin bir şekilde insanlarınkinden farklıdır. En önemli farklılık kulak kanalının uzunluğu ve şeklidir. Hayvanlarda kulak kanalı oldukça derin yani uzun ve aynı zamanda kıvrımlıdır. Bu nedenle temizliği insanlarınkine oranla daha zordur ve daha fazla uğraş ister. Kulak hastalıklarının belirtileri nedene ve hastalığın şiddetine göre farklılık gösterir. En sık gözlenen bulgular dış kulak kanalının çevresinde akıntı, kızarıklık, sürekli kafayı sallama, arka ayakları ile kulağını kaşıma, kulağın yatık tutulması, yere ya da ç...