Küresel ısınmaya bağlı olarak
hormonel dengede oluşan değişiklik nedeniyle kediler artık yılın her mevsimi
doğum yapmaktadır. Ev kedilerinde bu durum insanlar tarafından korundukları ve
bakıldıkları için pek problem yaratmasa da sokak kedileri çok büyük
handikaplarla baş etmek zorunda kalmaktadır. Tecrübesiz ve ilk doğumunu yapan
anne kediler yavrularını hava koşulları ve yiyecek sıkıntısı nedeniyle terk
etmekte ya da hastalık, trafik kazası neticesinde öldüğünden yavruları annesiz
kalmaktadır. Özellikle kış aylarında yağmurlu havalarda sürekli açlık ve korku
ile miyavlayan kedi yavruları ile karşılaşmışsınızdır. Hatta kimilerinin kedi
sahiplenmesindeki vesilede budur. Yaşamın en kritik safhasını annesiz
geçirmeleri mümkün olmayan bu kediler bakılmadıkları taktirde ölmektedir. Bu
dönemdeki yavru bir kedi gıda, sıcaklık, bakım ve duygusal bir bağ arar. Tüm
çabalara rağmen annesiz kalmasa bile yavru kedilerde hayatta kalma oranı
düşüktür. Yavru kedilerde en çok ölüm pnömoni, hipotermi (vucut ısısında
düşme), dehidratasyon (sıvı kaybı), hipoglisemi (kan şekeri düşmesi), doğmasal
anomaliler (yarık damak vs), paraziter ya da viral hastalıklar sebebiyle
oluşmaktadır. Yavru kedilerden en çok ağlayan, zayıf olanlara dikkat etmek gerekir
zira öncelikle ölüm bunlarda gözlenir. Doğumdan hemen sonra yavrular kalp
üfürümleri ve yarık damak, kafatası defektleri ile tıkalı anüs gibi doğmasal
hastalıklar yönünden kontrol edilmelidir.
Yaşamsal (Vital) Bulgular
Yaşamın ilk iki haftasında bir
yavrunun dakikadaki solunum sayısı 15-35 kalp atım sayısıda 200 civarındadır.
Vücut ısısı 35-36 derecedir ve gittikce 37 ye yükselir. Yenidoğan yavruda vücut
ağırlığı 100 gram civarındadır ve günlük yaklaşık 10 gram kilo alır. Sağlıklı
bir yavru kedi 6 haftalık olduğunda yaklaşık 500 gram ağırlıkta olmalıdır.
Beslenme
Yaşamı devam ettirmenin en önemli
safhasıdır. Annesiz yavrunun beslenmesinde kullanılacak bileşim kedi sütünün
tam olarak yerini tutmasa da ona yakın olmalıdır. İnek ya da koyun sütü bunun
yerini tutmaz kısmende olsa keçi sütü kedi sütüne yakındır. Kedi sütü doğal
olarak su, yağ, şeker, mineral ve protein içerir. Kediye verilecek gıdanın
ısısının 37 derece civarında olmalıdır. Günlük verilecek gıdanın miktarı
yavrunun büyüklüğüne ve kaç haftalık olduğuna bağlı olsada yaklaşık 8 ml
yeterli olur. Annesiz kediye verilecek en iyi ürün pet shop ya da veteriner
kliniklerinden temin edilecek hazır kedi süt tozlarıdır. 48 saatlik kullanım
miktarı hazırlanmalıdır zira daha uzun süre kaldıklarında bozulabilmektedirler.
Yavru kediler genelde en iyi özel biberonlarla beslenmektedir. Bunların temin
edilemediği durumlarda enjektör ya da damlalıklarda kullanılabilir. Beslenme
sonrasında beslenme ile beraber yavrular hava yuttuklarından geğirerek bu
havayı çıkarmaları gerekir aksi taktirde sancı ve karın şişkinliğine neden
olur. Her beslenme sonrası ıslak bir pamuk ile idrar ve dışkı refleksi
gelişmemiş olan bu yavruları annelerinin dilini taklit edebilmek ve
reflekslerini uyarmak için ılık su ile ıslanmış bir pamuk ile cinsel
organlarının olduğu yere masaj yapmak gerekir. Bu 3 haftalığa kadar devam
ettirilmelidir. Zira refleksler ancak bu dönemde çalışmaya başlar. Yeni doğmuş
bir yavru günde 6-8 kez yani yaklaşık 2 saatte bir beslenmeli ve en az 4 kere
dışkı ve idrarı yaptırılmalıdır. Kedi büyüdükçe beslenme frekansı 3-4 keze
indirilebilir.
Sütten Kesme
Üç haftalıktan itibaren kediler
katı gıda ile beslenmeye başlayabilir. Ama sindirimi güç gıdalar
verilmemelidir. Islak yavru kedi mamaları bu dönemde verilebilir. 6-8
haftalıktan itibaren tam katı gıdalara geçilebilir. Bu dönemde dikkat edilmesi
gereken en önemli nokta yavrunun katı gıdalarla beraber yeterince sıvı
alabildiğini kontrol etmektir.
Hastalık
Yenidoğan kediler hızla
dehidrasyona uğrayarak hipotermik ve hipoglisemik hale gelerek ölebilir. Bu
nedenle yavru kedilerin sürekli olarak vücut ısıları kontrol edilmeli sıcak su
torbaları ve şişelerle vücut ısısı dengelenerek hipoglisemiye girmemeleri için
aç bırakılmamalıdır.
Çevre
Yavru
kediler ve özelliklede anne sütünü alamamış yavrular bağışıklık sistemleri
yeterince gelişmediğinden ortamları temiz tutulmalıdır. Yavru kedilere
dokunurken ve beslerken ellerin temiz olması ve daha önceden başka bir kedi ile
temas edilmemesi gereklidir. Beslemede kullanılan ekipmanlar sürekli temiz
tutularak dezenfeksiyonunu sağlamalıdır. Yaşam alanı mümkün olduğunca temiz
tutulmalıdır. Bulaşıcı hastalıklardan korumak amacı ile 4-6 haftadan önce
sağlıklı bile olsa diğer hayvanlarla temas ettirilmemelidir. Oda neminin
%55-65, oda ısısının 26-27 C civarında olması sağlanmalıdır. Yaşam alanı rahat
hareket edilebilir olmalı altına sıvı emici materyaller (hasta altı bezi ya da
gazete) serilmelidir. Beslenme saatleri dışında yavru kediyi ele almamaya özen
gösterilmelidir. Aksi taktirde yavrunun ihtiyacı olan uyku saatini bölerek
bağışıklık sisteminin düşmesine neden olabilirsiniz. Aşılama ve enfeksiyon
riski bitinceye kadar yavru kediyi tek bir kişinin besleyerek dokunması ve
çocuklardan uzak tutulması yararlı olacaktır.
Koruma Kontrol
Doğumdan sonraki ilk 24 saat
içinde salgılanan anne sütü yavrunun hastalıklara karşı korunmasını sağlayacak
antikorlar bakımından zengindir. Bu sütü alamamış yavrular için sağlıklı
erişkin bir kedinin kanından elde edilmiş serumdan 1 ml deri altı verilebilir.
Verilen bu serum yavruyu kısmen de olsa hastalıklara karşı yaklaşık 6 hafta
korur. Yavruların 6-8 haftalık iken aşılamaları başlayabilir.
Dr. Aytaç Kaval
Veteriner Hekim/Cerrahi Uzmanı
* Tüm hakları tarafıma aittir izinsiz kopyalanamaz yayınlanamaz
Yorumlar
Yorum Gönder